[a]Yönetmen: Jon Stewart
Senaryo: Jon Stewart , Maziar Bahari , Aimee Molloy
Ülke: ABD
Tür: Biyografi , Dram
IMDB Puanı: 6.6
Vizyon Tarihi: 10 Nisan 2015 (Türkiye)
Dil: İngilizce
Bütçe: $5,000,000 / Hasılat: $3,128,941


[hakkinda]İngiliz gazeteci Maziar Bahari'nin 2009 yılında BBC muhabiri olarak gittiği ve rehin alınarak tutsak edildiği İran'daki günlerini kaleme aldığı kitabından perdeye uyarlanan film, Bahari'nin burada 100 gün boyunca yaşadıklarını anlatıyor! [/hakkinda]

[yorumlar][/yorumlar]

denisilin : film oldukça etkileyici... kadro bence çok iyi özellikle haluk bilginerin olması beni hem mutlu etti hem de gururlandırdı! anlatılan hikaye gerçek internetten araştırıldığında bunu görüyorsunuz tabii ki ne kadarı doğru onu bilmek mümkün değil bu tarz olaylara iki taraflı yaklaşmak gerektiğini düşünürüm hep şayet belli bir sisteme inanan insanların eline güç verirseniz onlar kuralları Allah adına halk adına sistem adına koymaya kalkarsa sonu genelde otoriter bir sistem olup çıkar bu ister komunizm olsun ister cumhuriyet ister şeriat! bundan mutlu olanlar olacaktır ama olmayanlar da olacaktır... bugünün türkiyesi bundan çok farklı değildir aynı dünün Türkiyesi gibi hatta Amerika bile... (fair game) işin diğer boyutuysa güçlü batılı ülkeler herzaman hoşlarına gitmeyen yönetimlerin olduğu ülkelerde darbe ve benzeri hareketlere girişmişlerdir bu sebeple herkesin kendine göre haklı görülebilecek sebepleri vardır bence velhasıl aynı şekilde düşünmeyen hissetmeyen inanmayan yaşamayan ama birbirine ve haklarına saygı duyan bir toplum olmak gerçekten çok zor bu dünyada çünkü işin içine insan faktörü girince her türlü sonuç çıkabilir!... filmin başındaki porno muhabbeti oldukça komik ve bir o kadar da düşündürücüydü...l.cohen şarkıları çok iyidir tavsiye ederim...
UgurABA : Sürprizbozan: Göster
İran kültürünün zenginliği beni uzun süredir etkiliyor. Asırlar öncesinden kendisini geliştirmeye başlamış ve bunu başardığını düşündüğüm bir ülke. Bu ülkenin özellikle beni etkisi altına alan kültürü ise sineması. Yakın zamanlarda bir iran filmi izleme şansım olmamıştı. İzleme listeme bugünun üçüncü filmi olarak Rosewater filmi eklendi.

Filmin konusuna geçmeden önce filmin oldukça güçlü bir oyuncu kadrosu olduğunu söylemek gerekir. Genel olarak İran filmlerinde bu kadar güçlü bir oyuncu kadrosu görmeye alışık değilim. Filmin başrolü Maziar Bahari, Amores Perros (Paramparça Aşklar, Köpekler) filminden tanıdığım Gael García Bernal canlandırılıyor. Meksikalı oyuncunun İran asıllı Kanadalı gazeteciyi oynarken hiçbir konuda sırıtmadığını söylemeliyim. Bir İran filmi olmasına rağmen oldukça çeşitli ülkelerden oyuncuları kadrosunda barındıyor. Javadi, (Rosewater) rolünü Danimarka'lı oyuncu Kim Bodnia, Davood rolünü İngiliz oyuncu Dimitri Leonidas ve Maryam rolünü ise Darbareye Elly filminden hatırladığım Golshifteh Farahani canlandırıyor.

Filmde önemli bir rolü canlandıran oyuncu ise birçoğumuzun yakından tanıdığı usta sanatçı Haluk Bilginer. Sanatçının yurtdışında kabul görmüş bir iki oyuncumuzdan biri olduğu söylemek yanlış olmayacaktır. Haluk Bilginer'in filmde Maziar Bahari'nin babası, 'Baba Akbar'ı canlandırması sadece bizlerin değil yönetmen Jon Stewart'ın da usta sanatçıya ne kadar güvendiğinin kanıtı. Baba Akbar kominist olması nedeniyle uzun süreler acı çekmiş ve uzun süreler hapishane de yaşamak zorunda kalmış birisi. Oyunculuğu, sesini kullanış şekli, karizması ile filme büyük şeyler katıyor.

Rosewater filmi İran'ın yakın zamanında yaşanmış bir olayı ele alıyor. Film İran asıllı Kanadalı gazeteci Maziar Bahari'nin 2009 yılında İran'da yapılan Cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından yaşadığı olayları anlatıyor. Yapılan seçimin sonunda Mir Hüseyin Musavi ve Mehdi Kerrubi taraftarları seçimin hileli olduğunu iddia etmiş ve çeşitli gösteriler düzenlemişlerdi. Buna karşılık zaferi kazanan Mahmut Ahmedinejad'ın taraftları zaferini kutlamak için binlerce kişi Tahran sokaklarına dökülmüştü.

"Sadece kanını değil, umudunu da almalısın Javadi." - Filmden Alıntı.

Maziar Bahari'nin yapılan gösterileri Newsweek dergisinde yayınlaması sonucunda kendi adına işler değişir. Bunun üzerine İran polisi (bizim hiç yabancı olmadığımız gibi) bir sabah 6'da Bahari'nin odasını inceler. "Theorema" ve "Sopranos" porno olarak gösterilir ve "Evin" hapishanesindeki günleri başlar. Hapishane de bulunduğu 118 gün boyunca hücre cezası şeklinde yaşamını sürdürür. Hücrede kendisinden sorumlu Javadi nam-ı değer Rosewater tarafımdan sistematik olarak zihinsel şiddete maruz bırakılır. CIA, Mossad ve MIG casusu olduğu iddia'sı ile başbaşa kalır.

Collman : İran'daki seçimlerin öncesini ve seçimler sonrasında bir newsweek muhabirinin gözaltına alınmasını ve uzun süren sorgu sürecini anlatan bir film. Siyasi içerikli filmleri sevenler beğenecektir. Bir işkence filmi beklemeyin....

Fragman


[hide]
[upto2]http://film.filmindiriyoruz.biz/?ID=1084[/upto2]
[fichi2]http://link.filmindiriyoruz.biz/url.aspx?ID=1279[/fichi2]
[/hide]

[hizliyazi][/hizliyazi]