22.11.2015, 13:00
[a]
Yönetmen: Richard Ayoade
Senaryo: Fyodor Dostoevsky , Richard Ayoade , Avi Korine
Ülke: İngiltere
Tür: Komedi , Dram , Gerilim
IMDB Puanı: 6.5
Vizyon Tarihi: 20 Haziran 2014 (Türkiye)
Dil: İngilizce
Çekim Yeri: London, England, UK
[hakkinda]“Freud’un bahsettiği biçimiyle ‘tekinsizlik’ filmin ruhuna cuk oturdu.” Simon her şeyden önce utangaç bir adamdır. İşyerinde herkesin unuttuğu, annesi tarafından küçümsenen ve rüyalarının kadını tarafından bir türlü fark edilmeyen bir adamdır. Dışlanmışlığını ve dünyanın ona kayıtsızlığını değiştirmek içinse elinden pek bir şey gelmemektedir. Ta ki, işyerine ona tıpatıp benzeyen James gelene kadar. James onun fiziksel olarak ikizidir ama karakter olarak tam zıttıdır. Kendine güveni, karizmatikliği ve kadınlarla çok iyi geçinebilmesiyle bir anda herkesin gözdesi oluverir.
Simon’ın tam da korktuğu gibi, James yavaş yavaş onun bütün yaşamını ele geçirmeye başlar. Dostoyevski’nin ‘Öteki’sinin oldukça yaratıcı bir uyarlaması olan film, kurduğu karanlık ve Kafkaesk atmosferle dikkat çekiyor. Richard Ayoade bu ikinci filminde, nev-i şahsına münhasır mizah anlayışıyla tedirgin edici ama oldukça da komik, daha önce pek görmediğimiz tuhaf bir dünya yaratıyor. Tek kelimeyle muhteşem! [/hakkinda]
[yorumlar][/yorumlar]
leopar1972 : "Doppelganger" tam olarak türkçe karşılığı bulunmayan, ingilizce'ye de almanca'dan geçmiş olan "kötü ruhlu hayali ikiz" diye tanımlanabilir bir kelime, freud'un alter ego *diye tabir ettiği şey..Richard Ayoade'nin ikinci filmi olan The Double‘ın Dostoyevski uyarlaması olduğu söylenebilir.Rus edebiyatının en önemli isimlerinden biri olan ve kitapları kolay kolay beyazperdeye aktarılamayan Dostoyevski’nin Öteki/İkiz adlarıyla ülkemizde yayınlanmış olan kitabını filme uyarlamanın kolay olmadığı ortada ancak filim dikkatlice izlendiğinde kötü ikizin ana karakteri ortadan kaldırma uğruna neler yaptığı rahatlıkla anlaşılabiliyor...Roman okunduğunda bazı konular nasıl havada kalıyorsa filim bittiğinde bazı konuların yerine oturtulamadığı havada kaldığı görülüyor...
İyi seyirler...
realdark86 : Filmi tek kelimeyle tanıtmaya kalksaydık, herhalde "MIZMIZ" derdik.
Uyarlama konusuna ise fazla takılmamalı. Her basılı metin, bir sinema eseri için sadece bir fikir oluşturabilir. Bu basit kuralı unutanlar genellikle uyarlamalara veryansın ederler ki bu da bir haksızlıktır. Herşeyi olduğu gibi görebilmek gerek.
Film ilk anda bana Kafka'nın "Dava"sını çağrıştırdı, Dostoyevski'den ziyade. Bir de çok mu sevsem, nefret mi etsem, bilemedim.
Bu tür filmlere "iyi" veya "kötü" demek bence pek mümkün değil. Dolayısıyla "izleyin" veya "izlemeyin" demek de zor. Ancak şunu söyleyebilirim belki; eğer tiyatro seviyorsanız, izleyin. Varoluşsal tartışmalar ilginizi çekiyorsa, izleyin. "Onca savaş, çevre ve insan katliamı, yoksulluk varken..." diyorsanız, boşverin.
magnett : Film baya şizofrenik olmuş ilk başlarda anlamada zorluk çeksemde sonunda hersey açıklığa kavuştu biraz fight club havasi var, film oldukca başarılı ama anlamada biraz zorluk çıkartıyor ve filmde sinirlerim altüst oldu birazda benim yaşantıma benzediği için olabilir . NOT : Bugünlerde keyfiniz yerinde değilse kesinlikle izlemeyin depresyon yaratan bir film.. 10/7
Sürprizbozan: Göstersimon kendisi görünmez kimse tarafindan tanınmayan ve annesi tarafından hayal kırıklığı olan bir adam ve bunu yok etmek için kendi kafasinin içinde tam zitti onun jamesi yaratiyor ve öyle devam ediyor.
Fragman
[hide]
[fichi]http://link.filmindiriyoruz.biz/url.aspx?ID=1024[/fichi]
[/hide]
[hizliyazi][/hizliyazi]
[hakkinda]“Freud’un bahsettiği biçimiyle ‘tekinsizlik’ filmin ruhuna cuk oturdu.” Simon her şeyden önce utangaç bir adamdır. İşyerinde herkesin unuttuğu, annesi tarafından küçümsenen ve rüyalarının kadını tarafından bir türlü fark edilmeyen bir adamdır. Dışlanmışlığını ve dünyanın ona kayıtsızlığını değiştirmek içinse elinden pek bir şey gelmemektedir. Ta ki, işyerine ona tıpatıp benzeyen James gelene kadar. James onun fiziksel olarak ikizidir ama karakter olarak tam zıttıdır. Kendine güveni, karizmatikliği ve kadınlarla çok iyi geçinebilmesiyle bir anda herkesin gözdesi oluverir.
Simon’ın tam da korktuğu gibi, James yavaş yavaş onun bütün yaşamını ele geçirmeye başlar. Dostoyevski’nin ‘Öteki’sinin oldukça yaratıcı bir uyarlaması olan film, kurduğu karanlık ve Kafkaesk atmosferle dikkat çekiyor. Richard Ayoade bu ikinci filminde, nev-i şahsına münhasır mizah anlayışıyla tedirgin edici ama oldukça da komik, daha önce pek görmediğimiz tuhaf bir dünya yaratıyor. Tek kelimeyle muhteşem! [/hakkinda]
[yorumlar][/yorumlar]
İyi seyirler...
realdark86 : Filmi tek kelimeyle tanıtmaya kalksaydık, herhalde "MIZMIZ" derdik.
Uyarlama konusuna ise fazla takılmamalı. Her basılı metin, bir sinema eseri için sadece bir fikir oluşturabilir. Bu basit kuralı unutanlar genellikle uyarlamalara veryansın ederler ki bu da bir haksızlıktır. Herşeyi olduğu gibi görebilmek gerek.
Film ilk anda bana Kafka'nın "Dava"sını çağrıştırdı, Dostoyevski'den ziyade. Bir de çok mu sevsem, nefret mi etsem, bilemedim.
Bu tür filmlere "iyi" veya "kötü" demek bence pek mümkün değil. Dolayısıyla "izleyin" veya "izlemeyin" demek de zor. Ancak şunu söyleyebilirim belki; eğer tiyatro seviyorsanız, izleyin. Varoluşsal tartışmalar ilginizi çekiyorsa, izleyin. "Onca savaş, çevre ve insan katliamı, yoksulluk varken..." diyorsanız, boşverin.
magnett : Film baya şizofrenik olmuş ilk başlarda anlamada zorluk çeksemde sonunda hersey açıklığa kavuştu biraz fight club havasi var, film oldukca başarılı ama anlamada biraz zorluk çıkartıyor ve filmde sinirlerim altüst oldu birazda benim yaşantıma benzediği için olabilir . NOT : Bugünlerde keyfiniz yerinde değilse kesinlikle izlemeyin depresyon yaratan bir film.. 10/7
Sürprizbozan: Göstersimon kendisi görünmez kimse tarafindan tanınmayan ve annesi tarafından hayal kırıklığı olan bir adam ve bunu yok etmek için kendi kafasinin içinde tam zitti onun jamesi yaratiyor ve öyle devam ediyor.
[hide]
[fichi]http://link.filmindiriyoruz.biz/url.aspx?ID=1024[/fichi]
[/hide]
[hizliyazi][/hizliyazi]