Zamunda Torrent - Torrent Oyun İndir -Zamunda Film Dizi Program

Orjinalini görmek için tıklayınız: Batman: Arkham Origins İnceleme
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
Süper kahraman dendi mi artık akla ilk Batman gelir oldu. Gerek film gerekse de oyun olarak büyük başarı yakalayan Kara Şovalye, oyun dünyasında kaldığı yerden devam ediyor. 2009 yılında Arkham serisini başlatan Batman: Arkham Asylum sadece süper kahraman oyunları arasında değil dönemin de en iyi oyunları arasında gösterilmişti. İki yıl ardından çıkan Arkham City ise önceki oyundaki tüm elementlerini daha da geliştirerek birçok kişinin en iyi on oyun listesine girebilmeyi başarmıştı.

Serinin bu başarısının mimarisi olan tek bir isim var: Rocksteady Studios. Oyun dünyasına getirdiği yenilikçi dövüş sistemiyle Assassin’s Creed de dahil olmak üzere birçok oyuna esin kaynağı olan Rocksteady; hikaye, oynanış ve yenilik konularında ne kadar başarılı olduğunu iki kez kanıtladı. İşte bu sebepler yüzünden Arkham Origins’i Warner Bros. Games’in geliştirmesine tepki gelmişti. Oyunun, Batman: Arkham City’nin Wii U versiyonundan başka tecrübesi olmayan bir ekibe emanet edilmesinin tek affedilebilir yanı Rocksteady’nin daha büyük çaplı bir Batman oyunu üzerinde çalıştığı düşüncesiydi. Geliştirici ekip değişikliğinin iki farklı sonuca ulaşabileceğini düşünüyordum. İlki, stüdyonun oyuna yeni mekanikler ekleyip var olan şeyleri daha kötü yapması; ikincisiyse, var olan mekanikleri koruyarak ilerleme kaydetmemeleriydi. Batman: Arkham Origins’in ikinci sonuca ulaştığını söyleyebilirim.





Bir Kahraman Küllerinden Doğuyor

Batman: Arkham Origins, ilk iki Arkham oyununun öncesine giderek Batman’in ikinci yılını anlatıyor. Batman’in nasıl Batman olduğunu değil, nasıl diğer oyunlarında olduğu gibi bilge bir kişiliğe büründüğünü görüyoruz. Oyunun başında Batman’in diğer önceki oyunlardan çok daha farklı bir kişiliğe sahip olduğunu çok rahat anlıyorsunuz. Arkham Origins’te olaylara soğukkanlılıkla yaklaşan Batman’den eser yok. Bu seferki Batman’imiz oldukça hırslı ve agresif.

Oyunun hikayesi ise oldukça enteresan. Black Mask başımızı 50 milyon dolar değerinde bir ödül koyuyor ve peşimizden de sekiz adet suikastçı yolluyor. Batman olarak Black Mask’i durdurmaya çalışırken aynı zamanda suikastçılarımızla da dövüşmek zorunda kalıyoruz. Bizim düşmanlara değil de düşmanların ayağımıza gelmeleri açısından senaryo ilginç olmuş. Ancak oyunun yarısından sonra bu olay örgüsü devam etmiyor. Hikayede yaşayacağınız sürprizler doğrultusunda gidişat da değişiyor. Bazı açılardan hikaye güzel yöne doğru kaysa da suikastçı olaylarını sevenler ufak da olsa hayal kırıklığını uğrayabilirler.

[Resim: xbat-inc-1.jpg.pagespeed.ic.HAu859mnV5.webp]

Hikayenin Arkham City kadar kuvvetli olmadığını da söylemeliyim. Arkham City’de bir hatta iki adet ana hikaye vardı. Biz bu hikayelerde ilerlerken diğer kötü karakterlerle karşılaşıyor ve onlarla ufak çaplı diğer hikayelere geçiş yapıyorduk. Bu hikaye örgüsü sayesinde senaryonun gelişimi daha da güçleniyordu. Arkham Origins’te ise çeşitlilik yerine tek bir hikaye tercih edilmiş. Bu yüzden hikaye her ne kadar güzel olsa da Arkham City kadar iyi değil.

Gotham Yine Bize Emanet

Oyunun dünyası Arkham City’de olduğu gibi Gotham. Önceki oyuna göre bu sefer şehir iki kısımdan oluşuyor. Birinde daha büyük binalar ve gökdelenler yer alırken, öbür kısım daha çok fakir kesimin yaşadığı sokaklardan oluşuyor. Bu iki bölüm bir köprüyle ayrılmış. Geliştiriciler oyun çıkmadan önce, iki bölge olduğu Arkham City’dekinden iki kat daha büyük bir şehir yarattıklarını söylüyordu. Arkham Origins’in önceki oyuna göre daha büyük büyük bir dünyası var, fakat ölçek farkının iki kat kadar fazla olduğu söylenemez.

Şehirde gezerken çokça karşılaştığım bir sıkıntıyı belirtmek istiyorum. Arkham City’de pelerinimizle süzülerek gezmek ve etrafa kanca atmak çok rahat gerçekleştiriliyordu. Arkham Origins’te ise kanca atmak biraz sıkıntılı, dolayısıyla pelerinimizle süzülmek de biraz dertli oluyor. Buna sebep olan sorunsa etrafta kanca atacak yeterli yer olmaması. Aslında yeterli yer var, fakat geliştiriciler bunların bazılarını kanca atılabilir yapmamış. En çok gözüme batan da fast travel yaptığım zaman karşıma çıkan bir koca bina oldu. Gökyüzünden bu bölgeye süzüldüğümde hep bu koca binayla karşılaşıyor ve tepesine çıkamadığım veya da belli yerlerine kanca atamadığım için çevresinden dolaşmak zorunda kalıyorum. Bu yüzden gözüme fazlasıyla battı bu sorun.

[Resim: xbatman-arkham-origins-inceleme-1.jpg.pa...YNZRR.webp]

Fast travel özelliği oyunun zorunlu yeniliklerinden biri olmuş. Şehir iki bölgeye köprüyle ayrıldığı için getirilen bu özellik biraz Assassin’s Creed ve Far Cry 3’ü anımsatıyor. Oyunun her bölgesinde bir kule var ve fast travel yapabilmeniz için öncelikle bu kuleyi hacklemeniz gerekiyor. Sonrasında o bölge Batwing’e açılıyor. Tabii Batwing’i biz kendimiz kullanamıyoruz. Eğer açık alandaysak haritayı açıp bölgeyi seçince bir sinematik giriyor ve o bölgenin üstünden Batwing’den aşağı atlıyoruz.

Batman’in Yeni Oyuncakları Var

Batman Arkham serisinin can alıcı noktalarından olan dövüşlerdeyse neredeyse hiçbir yenilik yok. Artık geliştiriciler ekleyecek bir şey mi bulamamış, yoksa batırmak mı istememişler bilemeyeceğim ama getirilen en belirgin yenilik yeni düşman sınıfı olmuş. Martial sanatlar bilen bu düşmanlarla dövüşmek oldukça eğlenceli. Saldırdığınızda size karşı atak gerçekleştirebiliyorlar veya siz karşı saldırı yaptığınızda size yeniden karşı saldırı yapabiliyorlar. Diğer önemli yenilikse shock gloves adlı ekipman. Oyunda uzun bir süre ilerledikten sonra alacağınız bu ekipman size elektrik gücü sağlıyor. Düşmanlarınızı dövdükçe belli bir bar dolmaya başlıyor, tamamen dolduğundaysa aktif hale getirince eldivenleriniz elektrikleniyor. Bu sayede de düşmanlarınıza daha etkili vuruşlar yapabiliyor ve onları sersemletebiliyorsunuz.

[Resim: xbatman-arkham-origins-inceleme-2_1.jpg....aZ7L6.webp]

Gizlilik kısmındaysa remote claw aleti yenilik olarak göze çarpıyor. Eğlenceli bir ekipman olan remote claw ile iki nesneyi iple birbirine bağlayabiliyoruz. İstersek iki belirli yeri bağlayarak kendimize yol yapabilir, istersek iki düşmanı birbirine bağlayıp çarptırabilir, istersek de bir düşmanın kafasında tüp patlatabiliriz. Kullanması oldukça eğlenceli olan remote claw geliştirmelerle daha da güçlü bir hale geliyor.

Oyundaki geliştirme sistemi Arkham City’dekine çok benzer. Pek fazla yenilik içermeyen bu kısımda yine eskisi gibi zırhımızı, ekipmanlarımızı ve bazı özelliklerimizi geliştirebiliyoruz.

Düşmansız Batman Olur mu Hiç?

Bir Batman oyununun olmazsa olmazı olan boss dövüşleri hikayeden beklendiği gibi oldukça güzel yapılmış. Sinematik anlatım olarak kaliteli olan bu dövüşlerdeki eksiklik kafanızı kullanmanızın gerekmemesi. Bir-iki dövüş sadece estetik üzerine kurulu yapılır ve gayet güzel de olur, fakat her zayıf noktasını bulmamız gereken boss dövüşlerinde ne yapmamız oyun tarafından teker teker söyleniyor. Sonlara doğru gerçekleşen boss dövüşlerinde bile bu böyle.

Şimdiki eleştirilerim de yönetmene gitsin. Oyunun sonlarında gerçekleşen bir boss dövüşünde yapımcılara çok kızdım. Bu dövüşte boss’tan kaçmanız gerekiyor ve etraf da yıkık dökük. Diğer kaliteli oyunlarda nereye gideceğiniz kamera açılarıyla estetik bir şekilde belirtilirken, Arkham Origins’in bu boss dövüşünde Batman duruyor, kamera gideceğiniz yere yakınlaşıyor ve üç saniye sonra kamera tekrar Batman’e dönerek kontrol elinize geçiyor. Sadece bununla kalsa yönetmenin amatörlüğü der geçerim. Fakat son boss’larda bile ne yapacağınızın teker teker yazması ve gösterilmesine ben sadece yapımcıların oyunu üç yaşındaki çocukların oynadığını düşünmesine bağlıyorum.

[Resim: xbatman-arkham-origins-inceleme-3.jpg.pa..._QrzR.webp]

Gotham Sadece Ana Görevlerden Oluşmuyor

Grafiksel anlamda Batman: Arkham Origins önceki oyuna nazaran çok da farklı değil. Fakat ufak tefek geliştirmeler yapılmış ve karakterler daha iyi gözüküyor. Müziklerse son Batman filmi The Dark Knight Returns’e çok benziyor. Haliyle oyuna da fazlasıyla yakışmış.

Yan görevler de oyunun önemli taraflarından biri. Kötü adamlar ve davalar olarak isimlendirebileceğim iki kısma ayrılan yan görevlerin kötü adamlar kısmında belli başlı kötülerin Gotham için yaptığı planları bozuyor ve onları hapse atıyoruz. Davalarda ise polis tarafından çözülememiş cinayetleri çözüyoruz. Açıkçası bu iki çeşit yan görev de Arkham City'de olduğu kadar kuvvetli değil.

Dedektiflik kısımları oyunun bahsedilmesi gereken noktalarından biri. Önceki oyuna göre ana görevlerde yerleri artık daha fazla ve daha kapsamlı olaylar çözüyoruz. Ancak biraz fazla kolay olmuş. Tabii bunu Batman’in ekipmanlarına da bağlayabilirsiniz.

[Resim: xbatman-arkham-origins-inceleme-4.jpg.pa..._v9uU.webp]

“Batman’i Başkasına Verme Rocksteady”

Batman: Arkham Origins’i oynamadan önce fazla beklentiye girmenizi tavsiye etmem. Oyunun arkasında Rocksteady olmayınca oyun yepyeni bir seviye atlayamıyor. Sadece halihazırdaki oynanış mekaniklerini korumayı başarmış. Fazla riske girmemek amatör bir geliştirici ekip için kolay olsa da bu sefer bazı noktalarda oyunun ek paket gibi olması sorunu çıkıyor. Batman: Arkham Origins de bu kaderden kurtulamamış. Ancak her ne olursa olsun karşınızda güzel bir Batman oyunu duruyor.
Referans URL